YÜKSEKÖĞRETİMDE SOSYO-TEKNİK ÜNİVERSİTE EĞİTİM MODELİ SİSTEM VE
SÜREÇ TASARIMI PROJESİ YÖNETİCİ ÖZETİ

Projenin temel amacı AGÜ’nün küresel ölçekte etki oluşturacak özgün modelinin tanımlanmasıdır. Bu doğrultuda AGÜ kendisine yeni nesil üniversitelerin öncülüğünü yapma vizyonu seçmiştir.

Üniversiteler genel olarak üç temel fonksiyonu yerine getirmektedirler. Bunlar (1) eğitim, (2) araştırma ve (3) topluma katkıdır. Üniversitelerin tarihçesine bakıldığında birinci nesil üniversitelerin ortaçağda kurulmaya başlandığı görülür. İlk üniversite Bologna 1158 de, Paris 1200’de kurulmuştu ve ilahiyat, hukuk, tıp, coğrafya gibi alanlara odaklanmışlardı. Daha sonra Humbolt tipi üniversiteler ise elit yaklaşımları ve araştırma öncelikleriyle yeni bir nesil oluşturmuşlardı. Humbolt tipi üniversitelerde araştırma tek disiplinli olarak ele alınmaktaydı. AGÜ ise yaptığı çalışmalarda yeni nesil üniversiteyi topluma katkıyı merkeze alan, varlık sebebi kabul eden bir üniversite modeli olarak tanımlamıştır. Buna göre eğitim ve araştırma bu topluma katkı fonksiyonuyla bütünleşik olarak işlemelidir.

Yeni nesil bir üniversitenin tasarımına girişmenin iki önemli gerekçesi vardır. Bunlardan birincisi, üniversitenin kullandığı tüm kaynakların, araştırma ve eğitim çabalarının toplum için artı değere dönüştürülme gereksinimidir. İkincisi ise öğrencilerin gerçek dünya sorunlarıyla bütünleşik biçimde yetkinliklerin geliştirmeleridir. Bu sayede, çoğu programda öğrencilerin yaşadığı mesleki tutkudan ve gerçek dünyada uzak kalmaları durumuna kalıcı bir çözüm üretilebilir.

Yükseköğretimde Sosyo-Teknik Üniversite Eğitim Modeli Sistem ve Süreç Tasarımı Projesi, yükseköğretim alanında dünyada yeni bir model olan topluma hizmet odaklı bir üniversite sistemini tasarlamayı kapsamaktadır. Bu yeni üniversite modeli, Abdullah Gül Üniversitesi’nin akademik tasarım çalışmaları sırasında kavramsal düzeyde ortaya konulmuştur. Bu proje, tamamlanmış bulunan kavramsal tasarım fazının devamı olan, sosyoteknik sistem tasarımı fazını kapsamaktadır. Yeni Nesil Üniversite Sosyo-Teknik Sistemi Tasarımı Projesi kapsamında üniversitenin yeni kavramsal modeli çerçevesinde, en ince detayına kadar süreç, müfredat, yöntem, işleyiş, e-platform ve bütünleştirici mekanizmaları tasarlanacaktır.

Projenin çıktısı, küresel ve toplumsal refaha katkı verecek, eğitim fırsatlarını ve araştırma mükemmelliğini bu yönde sağlayacak bir üniversitenin her boyutta tasarımı ve örnek uygulamaları olacaktır. Çalışmada YÖK mevzuatı ile uyum da gözetilecektir. Sosyo-teknik sistemin tasarımını takiben, ileri fazlara geçilecek, uygulama ve yaygınlaştırma çalışmaları gerçekleştirilecektir.

Fazlar tamamlandığında AGÜ, araştırma-eğitim ve topluma etki alanlarını birbiri ile bütünleştirmiş, dünyadaki yeni trendlere uygun, hatta bu trendlerin belirlenmesine katkı sağlayan, iş dünyası ve toplumun beklentileri ile örtüşen bireyler yetiştiren, yeni nesil bir ‘araştırma üniversitesi’ olacaktır.

Yeni paradigma eğitim modeli için gerekli tüm unsurları bütünleşik bir şekilde tasarlamak amacıyla yapılacak olan proje, bu yönüyle mevcut paradigmanın yamalarla iyileştirilmesi çabalarından farklıdır. AGÜ’nün eğitim politikalarının merkezini oluşturan aktif ve öğrenci merkezli öğretim üniversitenin tüm unsurlarıyla etkileşimde bulunacaktır. Tamamen birbiriyle uyumlu çalışan pedagojik yaklaşım, araştırma politikaları ve toplumsal etki anlayışının, AGÜ’nün programlarında, müfredatında, derslerinde ve aktivitelerinde nasıl vücut bulacağı projede detaylandırılacaktır.

AGÜ, yeni nesil üniversitelere öncülük yapacak iki önemli tasarım unsurunu barındırmaktadır. Bunlardan birincisi üniversitenin eğitim, araştırma ve topluma katkı fonksiyonlarının hepsinin “küresel sorumluluklar” olarak tanımlanan perspektiflerden ele alınmasıdır. Küresel sorumluluk alanları sürdürülebilirlik, ekonomik düzen, nüfus-kentleşme, sağlık-gıda ve yenileşmedir. Bu perspektiflerle eğitim, araştırmalar ve projeler yerelden, tüm insanlığa dokunan gelişim yörüngelerine oturacaktır. AGÜ’nün öncülük ettiği ikinci tasarım unsuru ise araştırma, eğitim, topluma katkıyı bütünleştiren harmanlama sahalarıdır. Küresel sorumluluklar üzerinde çalışmalar yapan bu sahalar, araştırmalarını yaparken araştırmacıların yanı sıra, öğrencileri ve konu paydaşlarını da katılımcı yaparak bütünleştirici bir yaklaşımı benimseyecektir. Klasik araştırma laboratuvarlarından farklı olarak üniversitenin araştırma dışındaki fonksiyonları da bu sahalarda gerçekleştirilecektir. Böylece üniversitenin artı değer üretme motoru olarak bireylerin mesleki ve akademik heyecanlarını artıran büyük etki yapacak projeler üzerine çalışma mümkün olacaktır.

Üniversite küresel meselelerin konuşulduğu, çalışıldığı ve çözümler üretilen bir kurum olarak işlev görmelidir. Bunu yapmak için transdisipliner bir yaklaşımla bilgi disiplinlerini buluşturacak ve bütünleştirecektir. Üniversite, temel fonksiyonlarının bütünleşmesi için tüm paydaşları, teori ile pratiği, sorunların sahiplerini, sanayiyi ve kamu yararını buluşturacaktır. Öğrenciler kendi programlarıyla ilgili eğitimlerini alırken, geniş ölçekte etki yaratacak uygulanabilir çözümler ortaya koyacak araştırmalar, projeler ve uygulamaların içinde bulunacaklardır. Böyle bir eğitsel işleyişin süreçlerini birbirine bağlayan, bütünleştiren ve zenginleştiren eğitim teknolojileri ve araçlarının, fonksiyonel sistem bileşenleri olarak tasarlanması yine proje kapsamındadır.

“AGÜ ePlatform” adı verilen bu çok katmanlı teknoloji yapısı kullanıldıkça, üzerinde biriken eğitime, araştırma ve topluma katkıya dair verilerden yola çıkan geri bildirimlerle sürekli iyileşmeye yol açabilecek, dönüşümü mümkün kılan, itici bir gücü olacaktır.

Yeni üniversite modeli uyarınca ihtiyaç duyulacak öğretim kapasitesinin tanımlanması ve gelişim programları ile uygulama fazına yönelik dönüşüm strateji ve planlarının çıkarılmasını da kapsayan proje, bu sayede uygulama fazı öncesi gerekli tüm hazırlıkları tamamlamış olacaktır.